12 Mart 2015 Perşembe

9 yaş gözüyle Fenerbahçe-Galatasaray maçı

8 Mart 2015'deki Fenerbahçe-Galatasaray maçı oğlumun gittiği ilk derbi oldu. 

Bir gün sonra maçla ilgili yazdığımda değerli arkadaşım Bülent Gürsoy "ben aslında oğlunun gözünden derbiyi yazarsın diye düşünmüştüm" dedi. Hiç aklıma gelmemişti.

Bunun üzerine yoğun gündemine rağmen Demir K.Yılmaz'dan bir randevu kopardım. Sağ olsun beni kırmadı,anlattı.

Çok soğuk bir havaydı çok sıkı giyindim. 

İlk başta Fenerbahçe-Galatasaray maçı için çok heyecanlandım. Maça giderken maçın 1-0, 2-1 veya 3-2 biteceğini düşünüyordum. Maça Marmaray ile gittiğimiz ve oturduğumuz için hiç yorulmadım. Marmaray tren gibi bir şey. Oradan çıktığımızda yürüdüğümüz için bana göre biraz uzun geldi, yoruldum ve lavaboya gitme ihtiyacı duydum. Bir de üşüdüm. 

Girişte ben geçtim passolig kartımla, sonra babam kartını gösterdi kart geçersiz dediler (Başımdan aşağı kaynar sular döküldü-Babası) sonra ikinci bir adamın oraya gitti, orada geçerli oldu. İçeriye geldik.Ben babama kartımı verdim cebine koydu. Merdivenlerden çıktık yukarı çıktık (Maraton üst) Bir daha kart lazım oldu yine geçtik. Annem köfteli sandviç yapmıştı. İçeride patlamış mısır da aldık. Ben onları maç başlamadan ve arada yedim.


İçeri girince lavaboya da girdim, çişimi 11.pisuvara yaptım (Demir'in 5 maçlık kısa stadyum geçmişinde öyle bir uğuru var. Benim daima 3.pisuvara çişimi yapmam etki etmiş olabilir) Benim Fenerbahçe'de favorim Kuyt. Kuyt 11 numara giyiyor. Ona da uğurlu gelsin diye 11.ye yapıyorum ve uğurlu geliyor.

Maçta beni tanıyanlar da vardı. Bana merhaba dediler. Biri Cem Abi, senin arkadaşındı, diğerlerinin ismini hatırlamıyorum. Bir tanesi de "senin adamın Kuyt idi değil mi ? " dedi Ben de evet dedim. Ama benim yaşımda çocuk olmadığı için fazla arkadaşlık edemedim.

Maç başlamadan ben oturdum.Önce bir bayrak açıldı,tam üstümüze örtüldü. Benim boyum o kadar uzun olmadığı için tabii bayrağa elimle dokunamadım. Sonra bayrağı kapattık, maç başladı.


Maç başladığında Selçuk bir şut çekti, Volkan uçarak bir kurtarış yaptı. Sow üç kişiyle baş etmeye çalıştı. Sow da bir şut çekti ama Muslera uzandı. Biz de bastırdık sonra Emenike'ye faul yaptılar ve çok tehlikeli bir yerden frikik oldu. Çizginin 1-2 cm gerisinde. Diego vuracaktı ama  Emre sol ayakla çok güzel vurdu üst direkten döndü, sonra Kuyt topa vuramadı ve fırsat kaçtı. 

80-81.dakikada Kuyt pas aldı, boş alandaydı, ceza sahası dışından, çizginin 1 cm arkasından bir şut çekti sağ ayağıyla. Bence şut çekmek iyidir. Sow'un Emenike'nin veya Webo'nun akıl edemeyeceği bir şey yaptı. Gol olunca çok sevindim ama ben ilk başta o top dışarı çıktı zannettim. Çünkü çok köşeye attı ama çok iyi akıl etti Kuyt. Meğerse golmüş, ağların sallandığını gördüm  zaten herkes de gol diye bağırdı. Bu maçı kazandık diye geçirdim içimden çünkü 10 dakikadan az süre kalmıştı.

Galatasaray'da Yasin Öztekin diye bir adam vardı. O gitti vurdu, Volkan'a çarpıp dışarı çıktı. Ben Volkan'a çarpıp girecek diye tahmin etmiştim (Ben de )

Biz öne geçtikten sonra 1-0 maç bitti, biz azıcık daha kaldık. Maçtan sonra şarkı söylediler. Şöyle bir şey dediler "her şeye böyle, herkese böyle, cimboma böyle" diye bir şey söylemişlerdi ( tam ne demişlerdi ? soruna cevap vermedim ) Çıkarken de merdivenler kalabalıktı aynısını söylüyorlardı. Marmaray' dan çıkarken de söylediler. Bir de "tavukları pişirmişem çarşıya göndermişem söylediler" ama onu maçta söylediler.

Maçta heyecandan tuvaletim geldi ama sen olmaz tut dedin. Maç bitince tuvalete bir daha gittim.

Sonra çıktık. Hafta sonu çok yoğunduk, benim çok uykum gelmişti. Dönerken Marmaray istasyonundan eve döndük. Yürürken benim bacaklarım neredeyse kopuyordu yani çok yorulmuştum. Bülent abinin arabasına bindik, eve gittik, yattık uyuduk. Öbür sabah kalktım okula gittim.

Okula ben geldiğimde arkadaşım Eray'ı montunu asarken gördüm. "Biz sizi 1-0 yendik" dedim."Hakem sizi tutsa bile yendik" dedim. O da "siz Fenerbahçeli olduğunuz için öyle söylüyorsunuz" dedi. "Ayrıca o maç o kadar önemli değildi ki" dedi. Bence gerçekten de Cüneyt Çakır maçta takım tutmuştu. Efe ile de maçı konuştum. Ceren Soylu da bana siz maçı yendiniz dedi. Ceren Soylu futbolda Fenerbahçe basketbolda Efesli ( Fenerbahçeli babası duymasın ! ) Aklımda kalanlar bunlar.

Yıllar sonra serinin 16.maçıydı diye de hatırlayacağını ümit ederek Demir'e teşekkür ediyorum.

1 yorum: